-
1 sayı
вы́пуск (м)* * *1) число́; величина́abstre sayı — отвлечённое число́
asal sayılar — недели́мые чи́сла
çift sayı — чётное число́
karmaşık sayı — сме́шанное число́
kesirli / kesir sayı — дро́бное число́
negatif sayı — отрица́тельное число́
ondalık sayı — десяти́чное число́
positif sayı — положи́тельное число́
rasyonal sayı — рациона́льное число́
tam sayı — це́лое число́
tek sayı — нечётное число́
yadrasyonel sayı — иррациона́льное число́
2) спорт. счёт; очкоsayı çıkarmak — а) откры́ть счёт ( в игре); б) увели́чить счёт ( в игре)
3) но́мер (газеты и т. п.)4) перечисле́ние••- sayım soyum yok -
2 sayı
1) число́ в разн. знач.; величина́abstre sayı — отвлечённое число́
2) грам. числи́тельное3) счётsayı çıkarmak — а) откры́ть счёт (в игре); б) увели́чить счёт (в игре)
4) но́мер (газеты)derginin sayısı — но́мер журна́ла
5) перечисле́ние, счисле́ние
См. также в других словарях:
çıkarmak — den 1) Birinin veya bir şeyin çıkmasını sağlamak, çıkmasına sebep olmak Cebinden maroken kaplı bir defter çıkardı. Ö. Seyfettin 2) i Sonunu getirmek Bu para ile ayı çıkarırız. 3) i Anlamak, ne olduğunu bilmek, sezmek 4) i Bulmak, ortaya koymak… … Çağatay Osmanlı Sözlük
bir — is. 1) Sayıların ilki 2) Bu sayıyı gösteren 1, I rakamlarının adı 3) sf. Bu sayı kadar olan Bir kalem. 4) sf. Herhangi bir varlığı belirsiz olarak gösteren (sayı) Bir adam sizi arıyor. 5) sf. Tek Allah birdir. 6) sf. Beraber Hep biriz, ayrılmayız … Çağatay Osmanlı Sözlük
istatistik — is., ği, Fr. statistique 1) Bir sonuç çıkarmak için verileri yöntemli bir biçimde toplayıp sayı olarak belirtme işi, sayımlama (I) İstatistikler gösteriyor ki sahada en çok alkışlanan oyuncu kalecilerdir. H. Taner 2) İlkelerini olasılık… … Çağatay Osmanlı Sözlük
nüfus — is., Ar. nufūs 1) Kişi Burada beş nüfus var. 2) Bir ülkede, bir bölgede, bir evde belirli bir anda yaşayanların oluşturduğu toplam sayı Nüfus sayımı. Nüfusu çoğalmak. 3) Ortak bir özellik gösteren kimselerin bütünü Tarım nüfusu. Gecekondu nüfusu … Çağatay Osmanlı Sözlük
oyun — is. 1) Vakit geçirmeye yarayan, belli kuralları olan eğlence Tenis, tavla, dama, çelik çomak, bale oyundur. 2) Kumar Bazıları oyun başından kalkar kalkmaz her şeyi unuturlar. P. Safa 3) Şaşkınlık uyandırıcı hüner Hokkabazın oyunu. Cambazın oyunu … Çağatay Osmanlı Sözlük
pay — is. 1) Birden fazla kişi arasında bölüşülmüş bir bütünden, bu kişilerin her birine düşen bölüm, hisse 2) Eşit bölüm Bunu beş pay yapın. 3) ekon. Ticari bir işlemde zarar tehlikesine karşı ayrılan para, marj 4) mat. Bayağı kesirlerden birinin eşit … Çağatay Osmanlı Sözlük
sonuç — is., cu 1) Bir olayın doğurduğu başka bir olay veya durum, netice Her koşu beklenilmeyen, şaşırtıcı bir sonuç verebilirdi. N. Cumalı 2) Bir gelişim veya girişimden elde edilen şey Sınav sonucu. 3) Öz, özet 4) Bir yarışmada, spor karşılaşmasında… … Çağatay Osmanlı Sözlük
CİFR — (Cefr) Harflere verilen sayı kıymeti ile, geleceğe veya geçen hâdiselere, ibarelerden tarih veya isme dâir işaretler çıkarmak ilmidir. (Bak: Ebced, İlm i Cifir … Yeni Lügat Türkçe Sözlük
İSTATİSTİK — Fr. Bir neticeye varmak veya bir hüküm çıkarmak için metodlu olarak mevcud lüzumlu şeyleri toplayıp sayı hâlinde göstermek işi ve bu işle meşgul olan ilim … Yeni Lügat Türkçe Sözlük